20 Nisan 2010 Salı

SINAV SORULARI

Sınav Soruları
Temizlikçi bir kadın dışardan İlkokul diploması almak için sınava girer.
Tabiat bilgisinden sorular ve cevaplar şöyle:
-Soru Mide ne iş yapar?
-Cevap Sindirim yapar, yediklerimizi öğütür.
-Soru 'Akciğer ne iş yapar?'
-Cevap Solunum yapar, bizi yaşatır.
-Soru Kalp ne iş yapar?
-Cevap Dolaşım yapar.
-Soru Beyin ne iş yapar?
-Cevap Bizim apartmanda kapıcılık yapar.

GELİN KAYNANA

Kaynana gelinini alır karşısına.
> Bak kızım benim 3 halim var.
> 1.Gülü göğsüme takarsam ogün sinirliyimdir.
> 2.Gülü kulağıma takarsam ogün orta halimdeyimdir,
> 3.Gülü başıma takarsam ogün iyi halimdeyimdir.

> > Sıra geline gelir;
> > Bak anne der ,benim 1 halim var.
> Sigaramı yakarım, bacak bacak üstüne atarım.
> Sen gülü kıçına da taksan ben yine bildiğimi yaparım.

KARŞI KÖYÜN DAMADI

KARŞI KÖYÜN DAMADI..
> >> > Arasından ırmak geçen iki köyün insanları
> birbirlerini pek sevmezlermiş.
Gün olmuş, öbür yakadan bir köylü beri yakadan Ayşe'yle evlenmiş.
> >> > Evliliğin ilk günlerinde, yeni damat sabah erkenden ırmağa giriyor, gusül abdesti alıyor sonra beri yakaya dönerek:
> >> > -Ayşe bana yetmiyor, yok mu vereceğiniz başka bir gelin daha? Diye avazı çıktığı kadar bağırıyormuş...
> >> > Her gün aynı görüntü ve bağırtıyla muhatap olan beri yakanın köylüleri
> > bundan çok rahatsız olmuşlar ve çare aramaya başlamışlar.
> >> > Köy kahvesinde derin derin düşünürlerken, akil adamlardan biri "Buldum" der,
> >> > -Yarın, hep birlikte ırmak kenarına gidiyoruz, ben ona yapacağımı biliyorum..
> >> > Sabah erkenden köylüler topluca ırmak kenarına gider. Biraz sonra karşı köylü yeni damat gelir.
> >> > Köylüleri görünce biraz daha afili, havalı bir şekilde önce kültürfizik yapar, suya girer, boy abdestini alır ve avazı çıktığı kadar bağırır:
> >> > -Hey... Karşı köylü kayınçolar, Ayşe bana yetmiyor, yok mu başka gelin.
> >> > Beri köyün sözcüsü birkaç adım öne çıkar ve avaz avaz bağırır:
> >> > -Haydi, oradan ulen...
Ayşe, bütün köye yetiyordu, sana mı yetmeyecek.
> >> > O günden sonra acar damadı ırmak boyunda gören olmamış..

fıkra-akıl hastanesi

9 Nisan 2010 Cuma

SİRK +18

Bir kasabaya sirk gelmis.
Sirkin geldigi gün aslan terbiyecisi istifa etmis gitmis.
Patron panik halinde
"hemen yerel gazeteye ilan verin acele bir aslan terbiyecisi bulalim"demis.
Ilan vermisler, iki kisi gelmis.
Biri uzun boylu,sarisin bir fistik, digeri Temel, kel kafali, kisa boylu ve sisman...

Patron, "ikiniz de aslan terbiyecisi misiniz?" diye sormus,"evet" demisler.
Kıza, "önce sen gir bakalim kafese" demis.
Kiz girmis, arkasindan kafesi kilitlemisler.
Baba aslan kiza bakmis, agir agir yaklasmaya baslamis
kiz birden önünü açmis,çirilçiplak...
Baba aslan önce afallamış, sonra kiza yaklasmis ve
ayak ucundan baslayarak yukariya kadar yalamis.
Sonra, gevsemis ve sakin, mutlu bir sekilde kizin ayaklarinin dibine yatmis.
Patron dönmüs Temel'e,
Sen de ayni sekilde yapabilirmisin?" demis.
Temel, "Yaparim ama önce aslani kenara çekin"..!.

CANSIZ HOCA

Trabzon'da bir efsane gibi anlatılan, dini sorulara nükteyle, küfürle cevap vermesiyle meşhur Cansız Hoca, Karadeniz fıkralarını çağrıştıran dini yorumlarıyla, Arapça, Farsça, Çağatayca, Rumca bilgisi, koyu CHP'li olması, akademisyenlere taş çıkarır kültürüyle her yönden farklı bir din adamı. Öğrencisi Prof. Dr. Öztürk'e göre müstesna bir şahsiyet:

ALT-ÜST
Kadının biri hayatını fahişelik yaparak kazanmaktadır.
Öldüğünde cenaze namazı için camiye getirilip musalla taşına konulur.
İmam, kadının cenaze namazını kıldırmak istemez.
Mesele büyür, Trabzon Müftülüğü'ne intikal eder.
Müftü telaşlanır. Cansız Hoca'ya haber verilir.
Durum izah edilir.
Olay mahalline geldiğinde cenaze namazını kıldırmayan hocayla aralarında şu diyalog geçer:
- Bu kadının cenaze namazını niçin kıldırmıyorsun?
- Hocam bu kadın hayatında hep fuhuş yapmış.
Böyle birisinin cenaze namazı kılınmaz.
- Ulan, üstte yatan pezevenklerin cenaze namazlarını kılıyorsunuz da
altta yatanlarınkini niçin kılmıyorsunuz?

EDİSON CENNETE GİRECEK Mİ?
Cansız Hoca'nın bulunduğu bir yerde kimlerin cennete gireceği konusu tartışılıyormuş. Mollalardan biri Cansız Hoca'ya:
- Hocam, Edison bütün dünyayı aydınlatan buluşu gerçekleştirdi ama yine cehenneme gidecek.
- Sen Edison'un cehenneme gideceğini nereden biliyorsun?
- O bizim Peygamber'e inanmadı. Onun için cennete giremez.
Bunun üzerine Cansız Hoca, cevap verir:
- Bakara Suresinin 62. ayetinde şöyle der:
Şüphesiz iman edenlerle, Yahudiler, Hıristiyanlar ve sabilerden kimler
Allah'a ve ahiret gününe inanıp salih ameller işlerlerse onların ecirleri Allah katındadır.
Onlara korku yoktur ve üzülmeyeceklerdir de.
Yani, bu ayette Allah insanlara 'Allah'a ve ahiret gününe inanıp hayırlı işler yapmaları ' şartını getiriyor.
Ayni ayet Maide Suresinin 69. ayetinde de tekrar edilmektedir.
Sonra büyük âlimlerin ekseriyetinin iman sahibi oldukları bilinen bir husustur.
Ayrıca Edison'un son nefesinde nasıl gittiğini ne biliyorsun?'
Ancak adam ikna olmamış.
İlla cehenneme gidecek, diye ısrar edince
Cansız Hoca sinirlenmiş:
'Allah, senin gibi beş milyon eşşeoğlueşşeği cennetine koyacağına bir Edison'u koysun daha karlıdır.'

KURAN SAYFALARI
Cansız Hoca'ya yerli yersiz herkes dini sorular soruyormuş.
- Hocam, yeryüzünün her tarafına Kuran sayfaları serilse ve büyük abdest ihtiyacın gelse bu ihtiyacı nerede gidereceksin?
Cansız Hoca çok sinirlenerek şu cevabı vermiş:
- İhtiyaç giderecek yer kalmadığına göre,
senin ağzına sıçmaktan başka çare yok.

HOCA ÇIKTI
Cansız Hoca, vali ve üst düzey bürokratlarla bir yemeğe katılır.
Hocaların çok yemek yemesiyle ilgili bir fıkra anlatılır:
- Hoca ile manda bostana düşmüş. Görenler, hangisini çıkaralım demişler.
Kimileri mandayı çıkarın o çok yer demiş,
kimileri de yok hoca daha fazla yer onu çıkarın demiş.
' Fıkrayı dinleyen Cansız Hoca masadan kalkmış,
bir kenara oturup sigarasını yakmış, Masadakilerden biri Cansız Hoca'ya,
'Hocam niçin kalktınız' diye sorunca,
Cansız Hoca şu cevabı vermiş:
'Hoca çıktı mandalar yesin.'

OKUNAN DUA ÖLÜ RUHUNA GİDER Mİ?
İzmirli bir avukat dava için Trabzon'a gelmiş.
Sohbet esnasında, okunan duaların ölünün ruhuna gidip gitmeyeceği tartışılmış.
Avukat, okunan duaların ölülerin ruhuna gitmeyeceğine inanıyormuş.
'Seni ancak Cansız Hoca ikna edebilir' demişler.
Hocanın tavla oynadığı kahveye gidilmiş.
Adam sorusunu yineleyince, aralarında şu diyalog geçmiş.
- Elbette gider. - Peki nasıl gider?
- Senin anan, eşin, kızın var mı?
- Var.
- Nerede oturuyorlar?
- İzmir'de.
- Senin ananı, avradını, kızını...
- (Adam sinirlenerek hocanın üzerine yürümüş) Ne biçim konuşuyorsun sen?
- Niye sinirleniyorsun? Duaların buradan ahirete gittiğine inanmıyorsun da,
küfürlerin buradan İzmir'e gittiğine niye inanıyorsun?

HADİ LEN

HADİİ LEEEN !
Yavru tavşan yuvasından ilk kez ayrılır ve ormanda dolaşmaya başlar.
Karşılaştığı ilk hayvana kendini tanıtır 'merhaba kardeş ben TAVŞAN,
sen kimsin?'
karşısındaki hayvan 'ben de KATIR der'

tavşanın kafası karışır 'nasıl yani?' der. katır: '
benim annem Eşşek babam da At onlar birlikte olmuşlar sonra ben doğmuşum' der
Tavşan yoluna devam eder.
Karşılaştığı başka bir hayvana kendini tanıtır. 'merhaba kardeş ben TAVŞAN,
sen kimsin?'
hayvan: 'ben kurtköpeğiyim' der.
tavşan yine şaşırır 'nasıl yani?' der
kurtköpeği:
'benim annem köpek babam da kurt onlar birlikte olmuşlar sonra ben doğmuşum' der. Tavşan yoluna devam ederken yavaş yavaş aklından bu bilgileri geçirir ve işlerin nasıl olduğunu anlamaya başlar.
Karşılaştığı başka bir hayvana kendini tanıtır
'merhaba kardeş ben TAVŞAN, sen kimsin?'
hayvan: 'ben DEVEKUŞU' der.
Tavşan afallar:
'hade lennn!'